Adet, hayız, regl veya aybaşı olarak bilinen, kadınlarda görülen ve rahim içi yüzeyinde oluşan damar ve dokuların kan ile vücuttan atılmasıyla sonuçlanan fizyolojik bir durumdur. Bu süreç, kadınların döllenme ve üreme döngüsünün bir parçasıdır. Ergenlik dönemine ulaşan kadınlar, genellikle her yirmi sekiz günde bir adet görürler. İslam dini, adet dönemini kadınlar için bir zorluk olarak kabul eder ve bu dönemde bazı dini yükümlülüklerin hafifletilmesini öngörür.

İslam dini, kadınların adet dönemini bir eza olarak görüp, bu dönemde oruç tutmalarını uygun görmemektedir. Kur'an-ı Kerim'de doğrudan bu konuda bir ayet bulunmamakla birlikte, Peygamber Efendimizin (s.a.v) sözleri ve eşlerinin yaşadığı durumlar üzerinden din âlimleri bu konuda ortak bir görüş üzerinde birleşmişlerdir. Dört mezhebin İslam fıkhına göre, adet veya lohusa olan bir kadının orucunu açması gerekmekte ve bu durumda oruç tutmak haram sayılmaktadır. Adet hali ile tutulan oruç geçersiz sayılır ve bu oruçlar daha sonra kaza edilmelidir.

Adet döneminde oruç tutma ile ilgili olarak Hz. Aişe (r.a) şöyle bir rivayette bulunmuştur:

"Peygamber Efendimiz (s.a.v) zamanında biz aybaşı halinden temizlenince orucu kaza eder fakat namazı kaza etmezdik." Bu rivayetten de anlaşılacağı üzere, Müslüman bir kadının adet halinde oruç tutması dinimizce uygun görülmemekte ve bu durum haram sayılmaktadır.

Adet döneminde yapılması yasak olan ibadetlerin başında namaz kılmak ve oruç tutmak gelmektedir. Kılınmayan namazın affedildiği ve tutulmayan orucun kaza edilmesi gerektiği Hz. Aişe'nin rivayetinden anlaşılmaktadır. Oruçlu olan bir kadın, ezana beş dakika kala adet olsa dahi orucunu açması gerekmektedir.

Adet döneminde kadınların dikkat etmeleri gereken bazı dini kurallar bulunmaktadır:

Adet dönemi, kadınların fizyolojik ve psikolojik sağlığı üzerinde de etkiler yaratabilir. Bu dönemde kadınların hem fiziksel hem de ruhsal açıdan rahatlamaları ve dinlenmeleri önemlidir. Sağlıklı bir adet dönemi geçirmek için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar şunlardır:

Adet dönemi, kadınların dini yükümlülüklerinden bazılarını yerine getirmemesi için bir mazeret olarak kabul edilir. Bu dönemde oruç tutmak ve namaz kılmak yasaklanmış olup, yerine getirilmesi gereken ibadetler daha sonra kaza edilmelidir. Bununla birlikte, bu süreçte kadınların fiziksel ve ruhsal sağlıklarına dikkat etmeleri gerekmektedir.