Adet öncesi belirtiler, kadınlarda adet döneminden yaklaşık bir hafta önce görülen fiziksel ya da ruhsal sıkıntılar ve gerginliklerdir. Bu belirtiler adetin başlamasıyla azalır ve birkaç gün sonra kaybolur. Özellikle yetişkin ve üreme çağında olan kadınların yaşadıkları ve bazı durumlarda normal yaşamı etkileyecek derecede yaşanan bir dönemdir. Kadınların yılda 12 defa adet gördüğünü düşündüğümüzde, her adet döneminde 7-10 gün süren sıkıntılı süreç, yılda 3-4 aylık bir dönemi kapsamaktadır. Bu süreç kadınların yaşam kalitesini düşüren bir durumdur. Adet gören her kadında, adetten önce farklı belirtiler görülür. Bunların yaşanması kadına adet olacağını haber vermek içindir. Bu şekilde kadınlar adet dönemine hazırlıksız yakalanmazlar. Belirtiler bazı kadınlarda dayanılabilecek şekilde, rahatsızlık veren bir şekilde yaşansa da bazı kadınlarda oldukça şiddetli ve dayanılmaz bir hal alır. Yani kadınların bir bölümü adet öncesinde normal belirtileri yaşarken, bazıları bunu şiddetli derecede ve yaşamlarını etkileyecek oranda yaşarlar. Bu durumlar adet öncesi sendromu olarak değerlendirilir. Bu belirtiler üreme çağındaki kadınlarda yaşansa da, bazı durumlarda ergenlikten önce ve menopoz döneminde de yaşanabilir. Çoğunlukla 30-45 yaş arası kadınlarda görülür. Kesinlikle sınıf, sosyal durum ve ırksal olarak farklılık göstermez. Korunmak amaçlı doğum kontrol ilacı kullanan kadınlarda daha şiddetli yaşanabilir.

Bu belirtilerin neden olduğu tam olarak bilinmese de bazı sebepler bu konuda etken olmaktadır:

Bu belirtiler bazı durumlarda vücudun bütün sistemlerini etkileyecek düzeyde olabilir. Tüm organlarda etkileri görülebilir. Belirtiler dayanılabilecek şekilde olabileceği gibi, iş kaybına, sosyal ilişkileri etkileyebilecek şekilde, kişinin depresyona girebileceği biçimde de olabilir:

Bu belirtilerin tanısını koymak oldukça zordur. Bu yüzden kadınların gereksiz yere yapılan tedavilere maruz kalmaktadır. Şiddetli düzeyde yaşanan belirtilerin mutlaka tedavi edilerek, kadının yaşamı daha iyi hale getirilmelidir. Teşhisi doğru konulmuş vakalarda, kadınlar kendilerini oldukça iyi tanıyan kişiler olduklarından, bedenlerinde olan gelişmeleri iyi tahlil etmişlerdir. Teşhisin doğru yapılabilmesi için bazı kriterler aranmakta, sorgulama yapılıp, muayene edilen kadınlara destekleyici olarak bazı laboratuvar tetkikleri uygulanmaktadır:

Bu belirtilerin düzeltilmesi için, kadın hastalıkları uzmanına başvuran kadınların durumları değerlendirilerek, ilaçlı ve ilaçsız tedaviler uygulanacaktır. Aynı zamanda bir psikiyatrist yardımıyla destek almaları sağlanacaktır. Rahatsızlıkları giderecek tam olarak etki edecek bir ilaç olmasa da, orta şiddete kadar olan belirtiler için fayda sağlayacak ilaçlar kullanılmaktadır. Tedavide öncelikli olarak kadınlar bilgilendirilerek, psikolojik destek verilir. Ağrıların artmasına neden olan kafeinli içeceklerden, alkolden, ödem yapabilecek sigaradan, tuzdan, kırmızı etten uzak durması gerekir. Beslenmede alınan yağ oranı azaltılmalıdır. Bunun dışında egzersiz yaparak, beyindeki endorfin seviyesini artırması gerekir. Endorfin doğal bir morfin özelliğinde olduğundan, ağrıların şiddetini azaltacaktır. Stresten uzak durmalı, düzenli bir yaşam sürmeli, kendini rahatlatacak uygulamalar yapmalıdır. Kullanılacak ağrı kesici ilaçlar da ağrıların azaltılmasına faydalı olur. Doğum kontrol ilacı kullanılıyorsa, bunun belirtileri artırmasından dolayı başka korunma yöntemleri tercih edilmelidir.